Pazar, Mayıs 31, 2009

Şanlı Cimbom Aşkın Bir Başka !


Daha önceleri neredeydiniz?..

10 puan farkla güle oynaya şampiyon olunabilecek bir sezonda ’acaba ilk 5’e girebilecek miyiz?’ endişesiyle son maça çıkmak Cim Bom için pek eğlenceli bir durum değildi.Sezon biterken hâlâ sahaya çıkaracak stoper bulamamak gibi sorunlar da bu maratonu özetler gibiydi. Azaplarla dolu bir dönemin artık bitmesi Galatasaraylıların ortak dileğiydi.

Fakat o da ne! Sahada sanki Cim Bom değil de Barcelona vardı. Sarı Kırmızılı takım müthiş bir futbolla Sivasspor’u abondone etti! Heyecan verici bir futbol ve rekor düzeyde pozisyon vardı ama gol sayısı son dönemin müthiş kabızlığını aşamamıştı. Cim Bom’un golcüleri çok değil azıcık becerikli olabilse ilk 45 dakika sonunda tabeladaki rakam 4’ün altında olmazdı!

Nitekim daha maçın başında Nonda’nın tıpkı Baros gibi bıktırıcı ama alışılmış beceriksizliği saç baş yolduracak nitelikteydi. Neyse ki bunun dakikasında Arda sahneye çıkıp gol atmanın o kadar da zor bir iş olmadığını gösterdi... Ardından Baros’un fiyakalı bir şutu tribünleri keyiflendirdi... Peşinden yine Nonda’nın birkaç metreden dışarı attığı top geldi... Kewell’ın dalışının heyecanı geçmeden belki de sezonun en güzel atağında Baros’un direğe takılması şanssızlıktı. Nonda’nın müthiş bir çalımla savunmayı dağıtıp attığı şutu Petkoviç’in kılpayı kurtarması Cim Bom’un bir başka talihsizliğiydi.

Sarı Kırmızılı takımın epeyce geç kalmış olan bu harika futbolu adeta tribünleri çılgına çevirmişti. Neredeyse şampiyonluk şarkıları söylenmeye başlanacaktı. Fakat bu sezonun klasiği ikinci yarının başında bir kez daha yaşandı ve Sivasspor ilk atağında golü buldu...

Sonrası bildiğiniz gibiydi: Bu kadar iyi oynarken gol yeme korkusunun gerçekleşmiş olması nedeniyle takımın bütün güveninin kaybolması, sorumluluktan kaçma, yerini bulmayan paslar, peşpeşe top kayıpları falan filan...

Artık bıktırıcı olmayı da aşıp bezdirici bir perişanlık...Derken beklenmedik bir toparlanışın peşinden yine gol kaçırma serisi. Önce Baros... Sonra Nonda ve ötekiler... Sonra tekrar Baros! Ardından bir daha Baros! Bitmedi, hakemin görmezden geldiği bir penaltı ve cezaalanı içindeki endirekt vuruş... İnsanın ’İmdat!’ diye bağıracağı geliyor neredeyse...

Sivasspor tekrar şaşkınlık içinde Galatasaray’ı seyrediyor. Ama bir pozisyon daha bulduklarında ikinciyi atabilirler. Rakibinin de Cim Bom’a uymaya çalışmasıyla çılgın bir son bölüm oynanıyor. O basmakalıp lafla ’her an herşey olabilir!’Evet, oluyor da, golcülerin kabızlığına isyan eden Arda topu kimseye vermiyor, hiç olmayacak yerden vurduğu top Nonda’ya çarpıp ağlara gidiyor. Nonda hiç değilse bu işe yaradığı için sevinebilir. Azaplarla dolu bir sezon böyle acı bir gülümsemeyle bitiyor.

Ahmet Çakar -Zaman

Ne şampiyonluk ne kupa umrumda
Şanlı Cimbom Aşkın bir başka ...

Cuma, Mayıs 29, 2009

Gölgen gibi adım adım !



30 Mayıs / 15.00
Galatasaray C.C -Efes Pilsen
Aydan Siyavuş

30 Mayıs /20.00
Galatasaray - Sivasspor
Ali Sami Yen

Karalamaca #14

Özlemeyi sayende çok iyi bilsem de artık çok geçSustukça, uzaklaşıyorum yanından...Ne çok yaralar oldu, bu düşmeler...Nerden başlarsan başla, sonların hep kaçınılmaz olduğu, film gibi biraz hayat...öyle anlar olur ki, hayatın ihanet ettiği en zalim yüzüne, rengine, kokusuna dokunup ağlamak istersin.ve Bazen öyle bi an gelirki ne yapacağını bilemezsinve bazen öyle bişey olurki Hayata Geri Dönersin

Kendimiduymuyorum uzun zamandır.Yabancı kalıyor dar çevrelerin küçük kayıplarından oluşan sınırlandırmalı öyküler. Çizdiğimiz haritanın üzerinden okyanuslar geçerken yitirmiştik duygularımızı da sen kalmıştın haritanın küçük bir yerinde nokta halinde, geriye kalan kısımlarını meleklerim aldı götürdü. geriye kalan sen anlamsız düşüncelerinden geriye bıraktığımız bir yalansın. Yalan olduğu kadar sahte olan bir benzeyişsin…Gerçeklerde aramıyorum artık seni, gerçek olmadığına inandırdım kendimi. Kırgınım yalnızca hatta adı aşk ile başlayan cümleler kulağımı tırmalayan rahatsız edici birer ses artık.Belli belirsiz bir düştük,zamansız.. Sadece bir küçük "an"da gizli...Önünde bir nisan sağanağı varsa, geriye dönüp bakası gelmez insanın...

Oysa fotoğrafları henüz tazedir dünün ayazlı gecelerinin... Sadakatin ve yerleşikliğin güvenli kolları huzur vaadeder ardınız sıra...baharın kokusu dayanılmazdır. Ilık bir rüzgar ruhunuzdaki isyanı okşar. "Hadi sokağa" diye bağıran sirenler çalar içinizden... Derinliklerinizde tutuşturulmayı bekleyen alevler kı kıvılcımlanır. Kalbinizden havalanan güvercinlere şaşakalırsınız.Sanki gitmek sadakattir: kalmaksa ihanet.

Güldük çoğu zaman ya da kızdık öfke dolu sözcüklerde... Mahzunlaştığımız da oldu, çocuklaştığımız kadar...Yeni sözler söyleme derdine düştük, eskiye sırtımızı dönmeden...Zorlu bir kışı, kırık dökük satırları ufalayıp ateşleyerek geçirdik.Yeni bir yüzyılın silueti gülümsedi sayfaları çevirdikçe... "Ha doğdu, ha doğacak" denilen gazete, yeni kızlar, yeni oğlanlar doğurdu yeni doğacak bir yüzyıl için,içinin bir yerinde erken ayrılmanın, hırpalanmanın korkusu...

Sen Bizimsin İstanbul,Bizde Senin !



Bir gün Fatih dirilecektir!.. Laf ve hayal âleminde değil, doğrudan doğruya madde ve hakikat dünyasında Fatih dirilecektir.

Bir gün Fatih, sandukasının ihtiyar kapağını genç omuzlarıyla kaldırıp ufki(yatay) vaziyetten şakuli(dikey) hale geçecek ve İstanbul’un Divan Yolu’nda görünecektir. Bir gün onu kâfurdan yontulmuş asil ve mevzun parmakları ile kılıcının kabzasını kavramış, zarif ve ince endamıyla bir masaya eğilmiş ve gök gözleriyle dünya haritasını süzmeye başlamış olarak göreceğiz. Başındaki heybetli kavuğu, Uludağ’dan daha haşmetli görünecektir.

O gün, dünya ve insanlık muhasebesinden Türk milletine ait hakların, Türk milletinin içinde ve dışında terazi kefesine koyacağı an olacaktır. İşte o gün, başımızda bulunacak olan yüceler yücesi, günün gerektireceği üstün kurtarıcılık vasıflarına göre, ruhu ile olduğu kadar cismi ile de Fatih’den başkası olmayacaktır!.. Zira Türk milletinin içindeki Fatih’lerin harekete geçmeleriyle; onun, aynen sandukasını devirmiş, ayağa kalkmış ve kalabalıkların önüne geçmiş vaziyette meydana çıkması, iki hayali birbirine tıpatıp intibak ettirici en mesut ahengi doğuracaktır!.. Kendi içinde olmuş bir cemiyetin dışarıya doğru fetih hamlesini temsil eden Fatih; bu defa aynı cemiyetin hem kendi içine hem de dışına doğru mefkûrevi fetih hareketinin timsali olacak; bu da beş asırdır sandukasının içinde ders alan Fatih’in ulaştığı son kemal haddini gösterecektir!.. Bu millet ölmeyecekse, bu Fatih dirilecektir!

Necip Fazıl Kısakürek

İstanbul’un Fethinin 556. yılı kutlu olsun..
Bu uğurda can veren Başta Fatih Sultan Mehmet ve askerlerimizin ruhları şad olsun.

Salı, Mayıs 26, 2009

Varsın alem çeksin gitsin,Biz hep seninle !



Ezeli rakibimiz Beşiktaş ile oynadıgımız mücadeleyi 2-1 kaybettik.Aslında kazandıgımız ya da kaybettigimiz zaman üç puan çok fazla şey ifade etmeyen bir maçtı.Evet üç puan kaybedilmiş olabilir ,ama bana göre kazanan taraf bizdik.Çok iyi bir takım oldugumuzu bir kez daha anlamış olduk,senenin en iyi topunu oynadık.Şuan sıralamada üst sıralarda olmasak bile,bu kadroya eksik mevkilere iyi transfer ve iyi bir teknik ekip ile ligde ve Avrupa'da başarılı oluruz.

Sahada aslanlar gibi mücadele edip parçalı formanın hakkını veren başta Harry Kewell olmak üzere bütün futbolcularımıza teşekkür etmek lazım.Mehmet Topal'ın hataları ile golü yiyebiliriz,fakat can-ı gönülden mücadele eden bir oyuncumuz Topal.Futbol'da bu tarz pozisyon hatalarını normal karşılamak gerekir .

Tribün olarak ilk yarı iyi destek verdigimizi düşünüyorum.Maç öncesi Mecidiyeköy'den İnönü'ye gidişimiz çok güzeldi,hep beraber omuz omuza Gümüşsuyu yokuşundan aşagı inmek keyifliydi.Fakat maç sonu stad çıkışında aynı şeyleri söylemek imkansız,emniyetin bir grup taraftarı Kabataş tarafına doğru bırakması orada istememize rağmen;bir çok olaya sebebiyet verdi.Yalnız gecenin en komik olayı bana göre Taksim'den metro ile dönerken Galatasaray tarafını pasif olmakla suçlayan Beşiktaş'lı bir arkadaşın yorumlarıydı,bizi çok güldürdü açıkcası ...

Varsın alem çeksin gitsin
Biz Hep Seninle!

Perşembe, Mayıs 21, 2009

Uefa Cup Final: Shakhtar Donestk 2 - Werder Bremen 1




Maçın favorisi olarak Lucescu'nun takımı Shakhtarı şanslı görüyordum.Bir kaç maçını izlemiştim, Werder Bremene göre daha kaliteli bir takım.Özellikle sağ bek olan Srna çok yönlü müthiş bir oyuncu.Yarın Spor gazetelerimizde 3 Büyük'lerden biriyle görüşüyor diye asparagas haberler çıkarsa şaşırmam açıkcası.Werder Bremen Diego'nun eksikligini hissetti,oyun kurucu pozisyonlarında bir türlü topu oyuna sokamadılar .Mesut Özil ise bugün etkisiz gözüktü.


Maçın hakeminin yönetiminin pek iyi oldugunu düşünmüyorum.Özellikle Werder Bremen tarafının maç içerisinde hakemle girmiş oldugu diyaloglardan ve hakemin Bremen'in aleyhine calmıs oldugu kararlardan anlıyabiliriz.Uzatma dakikalarında faul olarak verilmeyen gol,bence yalnış bir karardı.Eğer o gol sayılsaydı maç penaltı atışlarına gidecekti.

Tribünlerde ise yer yer Almanlar'ın sesi gelmesine ragmen,bizim Türk taraftarlarının sesini daha çok duyduk :) Özellikle Dağ başını duman almış ile başlayıp Shaktar Gol gol gol tezeruhatları baya güzeldi :) Bizim tribünden ve Fener tribününden abi ve kardeşlerimizde staddaki yerlerini almıştı.

Güzel bir başarı yakaladı Shakhtar.
Seviyoruz Seni Luce !

Taraftara Böyle !



Haftasonu oynanacak derbi'nin bilet fiyatları aşagıda görebilirsiniz.En ucuz tribün bileti 90 tl,hakikaten söylenecek bir söz bulamıyorum.Bu fiyatların yüksek olmasının sebebi nedir?Bizim ligimiz İngiltere,İspanya veya İtalya liglerinden daha mı kaliteli ?Oradaki bilet fiyatları en ucuz tribün için bile,bu fiyatların yarısı kadar degil.Burdaki kıstas Beşiktaş'ın şampiyonluga gidiyor olması,onun için mi bu kadar yüksek bu biletler?Yalnız biz Fenerbahçe stadında 100 tl verdigimiz maçıda biliyoruz ,fakat aradaki fark Kadıköy'de Numarılı tribündeydik ,İnönü'de Eski Açık'da olacagız.Degişmeyen tek şey Zihniyet !


Bu bilet politikalarına karşı tribünler ortak duruş sergilemeli diye düşünüyorum,tribünlerin ortak sorunlarını dile getirilmesi lazım.Fakat Türk Tribünleri yalnızca acı olaylar'da bir araya gelebiliyor.


İşte böyle Her sene böyle

Taraftara Böyle !


Deplasman : 90,00 tl

Sil Baştan



Son 1 haftadır sürekli aklımda olan ve dilimden düşmeyen bir parça.Yüregine sağlık,sesine kuvvet Şebo !


Gücün Var mı Sevgilim
Derin Sularda İnci Tanesi Aramaya
Cesaretin Kaldıysa
Hala Benle Aşktan Konuşmaya
Söyle Canım Sevgilim
Hayat Bize Oyun Oynuyor Olabilir mi?
Yorgun Gibi Bir Halin Var Duyguların Karışık Olabilir mi?

Sil Baştan Başlamak Gerek Bazen
Hayatı Sıfırlamak
Sil Baştan Sevmek Gerek Bazen
Herşeyi Unutmak

Sanki Bugün Son Günmüş Gibi Dolu Dolu Yaşamak İstiyorum Ben
Her Ne Çıkarsa Yoluma Selam Verip Yürümek İstiyorum Ben
Sil Baştan Sevmek Gerek Bazen Hayatı Sıfırlamak
Sil Baştan Sevmek Gerek Bazen Herşeyi Unutmak...

Melekler Ve Şeytanlar



Çok eski gizli bir kardeşlik örgütü. Dünyayı yok edecek ölümcül yeni bir silah, akıl almaz bir hedef.

Harvard Üniversitesi Simgebilim Profesörü Robert Langdon(Tom Hanks) efsanevi gizli örgüt Illuminati'nin -Galileo zamanından beri Katolik Kilisesi'nin bağnaz inançlarını lanetleyerek bilimin yararlarını yücelten- hala faaliyette olup cinayetler işlediğini öğrenince şok geçirir. Parlak bir fizikçi olan Leonarda Vetra cinayete kurban gitmiştir. Tek gözü oyulmuş ve göğsü örgütün sembolüyle dağlanmıştır. Bilim adamının son buluşu güçlü ve çok tehlikeli enerji kaynağı karşımadde çalınmış ve yeni Papa seçiminin gerçekleşeceği gün Vatikan Şehri'nin altına saklanmıştır. Langdon, Vetra'nın meslektaşı ve aynı zamanda kızı olan Vittoria ile medeniyeti yok olmaktan kurtarmak amacıyla Roma sokaklarında, kiliselerde ve katakomplarda soluk soluğa koşuşturarak 400 yıllık izi sürerek Illuminati'nin izini bulmaya çalışırlar.


15 Mayıs'da vizyona girdi film,bugün izleme fırsatım oldu.Seneryo Dan Brown'un kitabından yola çıkılarak yapıldı,aslında kitabını okumuş biri olarak filmi bazı sahnelerin eksik oldugunu düşünmekteyim.Mesela kitapda anlatılıp,film'de anlatılmayan çok şey var.Belki vizyona girmeden tepki çeken bir film oldugu için bazı sahneleri çekmediler veya yayınlamadılar.

Genel olarak filmi beğendim.Sürükleyici ve efektleri başarılı buldum.Ayrıca Tom Hanks'in oldugu bir film kötü olur mu ? :)

Salı, Mayıs 19, 2009

19 Mayıs



Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK


Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.

Pazartesi, Mayıs 18, 2009

Asaletin Bize Yeter !



İzledigim futbol'dan hiç bir zevk almadım diyebilirim,tatsız tutsuz bir maçtı .Bülent Hoca'nın sahaya çıkardıgı takım'da herhangi bir taktik anlayışının oldugunu düşünmüyorum,Harry Kewell gibi bir oyuncunun yedek kulubunde oturtulması gerçekten düşündürücü.Emre Güngör sakatlanıp çıkmasaydı Harry'nin oyuna girecegini sanmıyordum.Ayrıca Uğur Uçar'ın 15 ay sonra sahalara geri dönmesi sevindirici bir durum...

Hep söyledigim birşeydir az ama öz olmak.Dün Samiyen'de bu tablo mevcuttu,başarıya endeksli taraftar profilinin olmadıgı sadece Galatasaray Arması'nın oldugu yerde destegini veren insanlar yine tribünlerdeydi.Özellikle İlk yarı bittiginde dahi ,tribünde susmayıp tezeruhata devam etmemiz,ilerisi için daha iyi olacagımızın bir göstergesi.

Önümüzde 2 mücadele kaldı biri Beşiktaş diğeri Sivas.Bu iki maçtaki hedefimiz 6 puan olmalıdır,diğerlerinin şampiyonluk yarışı bizi ilgilendirmemeli sadece kendi önümüze bakmalıyız.Galatasaray Şampiyon olmadıktan sonra,gerisinin pek bi önemi yok !


Galatasaray 2 - Gençlerbirliği 1

Pazar, Mayıs 17, 2009



Bir memleket gibidir gemi... herşey düzenli ve kontrol altında olmalıdır... kaidelere uyulmalıdır, kanunlara, nizamlara... ben de bu memleketin baş şeyi gibiyim, başbakanı gibiyim mesala... hersey benden sorulur... denize çıktım mıydı bu küçücük gemi bir memleket oluverir... aslında bir başbakandan daha çok görevim var, çünkü onların adamları var, bakanları var, falanı var filanı var, benim yok... bu gemide güvenlikte, eğitimde, sağlıkta, eğlencede benden sorulur... kamil'de başbakan'ın en kıyak yardımcısı... siz de vatandaş... aynı zamanda memur gibisiniz... bu yüzden çok kıyak, çok disiplinli ve çakı gibi olmalıyız... sürekli kendimizi ve birbirimizi kollamalıyız..."

17 Mayıs 2000



Bugün Uefa kupasını alışımızın 9.yıldönümü.O an gün yaşadıklarım hala gözlerim önünde geldiginde duygulanmamak elde degil.Uzatma dakikalarında Henry'in 10 kere vursa hepsinin gol olacagı bir pozisyon'da Taffarel'in inanılmaz bir şekilde topu çıkarması,o gün Sabaha kadar oynansa Arsenal'in bizi yenemiyeceginin bir kanıtıydı .

Bize bu gururu yaşatan Başta Fatih Terim olmak üzere,emegi geçen herkeze teşekkürler.

Allahım, kupa bizim..

"Atarsa bizim, atarsa kupa bizim, aman allahım !Popescu, Popescu geliyor.Haydi Popescu.Haydi oğlum, haydi oğlum, veGoooooooooooooooooooooooooooooooooool!!!Gol Leventçim goool!Kupa bizim, kupa bizimmmmmmmm ........

Kupa bizim, kupa bizim tanrım.Tanrım şu güzelliğe bakın, tanrım kupa bizim.""Korkunç birşey""Allah'ım sana şükürler olsun, Allah'ım sana şükürler olsun""UEFA Kupası 1999-2000 sezonunda bize düştü sevgili seyirciler""Bu kadar yorgunluğun üstüne de 4 te 4 penaltı"

Nice kupalara Galatasaray !

Galatasaray 84 - Beşiktaş 74



Beko Basketbol Ligi playoff çeyrek final serisinin ilk maçında Galatasaray , Beşiktaş'ı mağlup ederek seride 1-0 öne geçti.

Bugun izledigim maçta son periyota kadar oyunu bir türlü kopartamadık,ister istemez bu sonuç taraftar ve oyuncularımızın üstünde baskı yarattı diyebilirim.Takım savunması olarak takımımızda gözle görülür bir gelişim var aslında,bugun yapılan savunmayı play off'un diğer maçlarında gösterdigimiz takdirde rakimizi az bir sayıda tutarız.

Hücum olarak takımın bu kadar üçlük kullanma sevdasını anlamıyorum açıkcası,içeriden oynansa daha iyi bir sonuç çıkacak ama inatla ve ısrarla her maç oldugu gibi üçlük atma sendromu bugunkü mücadelede de kendini gösterdi.

Salonda takımımızı yalnız bırakmayan taraftarımıza teşekkür ediyorum.Pazartesi günü Play Off serisinin 2.maçı oynanacak ve Arma Sevdalıları yine salondaki yerini alacaktır.

Cumartesi, Mayıs 16, 2009

Yeni yüzüyle Kapalı ...



Fenerbahçe maçında Kapalı tribün'de oluşan tehlikeden dolayı,federasyon herhangi bir tedbir alınmadan müsabakaya çıkamayacagımızı deklare etmişti.Dikkat ettigimizde set demirlerinin söküldügünü görüyoruz,aslında çok iyi oldu.Hemen herkez set'in üstüne çıkma telaşında olup,yanındaki insanlara birşeyler kanıtlamaya çalışıyor veya başka şeylerle uğraşıp,sahaya gerekli baskıyı oluşturamıyorduk.

Kapalı tribüne yapılan cam'lar;özellikle İtalyan kale arkasında sıkça gördügümüz bir durum.Pankart asma olayı nasıl olacak ya da asmaya izin verilecek mi ?Bu soruların cevaplarını Pazar günü oynanacak Gençlerbirligi maçında görecegiz ...

Finalistler

Bank Asya Lig'de mücadele edip play-off'lara kalan Boluspor-Karşıyaka ve Altay -Kasımpaşa arasında maçlar oynandı.Her iki mücadele'de penaltı atışları sonrasında;Finale çıkan takım Karşıyaka ve Kasımpaşa oldu.Final müsabakası Pazar günü oynanacak,kazanan takım Turkcell Super Lige yükselecektir.


Taraftarıyla ve uzun yıllar Süper Lig hasreti çeken Karşıyaka'nın çıkması güzel olur .




Boluspor 2- Karşıyaka 3



Kasımpaşa 5 -Altay 3

Cuma, Mayıs 15, 2009

TV'de FUTBOL (15-17 Mayıs)

15 Mayıs Cuma
16:00 Boluspor - Karşıyaka (D SPOR)
20:30 Kasımpaşa - Altay (D SPOR)

16 Mayıs Cumartesi
14:45 Manchester United - Arsenal (SPORMAX)
17:00 Bolton - Hull City (SPORMAX)
17:00 Middlesbrough - Aston Villa (SPORMAX)
17:00 Newcastle United - Fulham (SPORMAX)
20:00 Bordeaux - Le Mans (KANAL A)
20:00 Sivasspor - Hacettepe (LİG TV)
21:30 Udinese - Milan (NTVSPOR)
21:45 Trofense - Sporting Lisbon (SPORMAX)
22:00 PSG - Auxerre (KANAL A )
23:00 Villarreal - Real Madrid (NTV)

17 Mayıs Pazar
15:30 West Bromwich - Liverpool (SPORMAX)
18:00 Chelsea - Blackburn Rovers (SPORMAX)
18:00 Nantes - Rennes (KANAL A)
20:00 Ankaragücü - Beşiktaş (LİG TV)
20:00 Antalyaspor - Fenerbahçe (İz TV)
20:00 Denizlispor - Ankaraspor (ActionMax)
20:00 Galatasaray - Gençlerbirliği (DIGI)
20:00 Konyaspor - Eskişehir (ActionMax)
20:00 Trabzonspor - Bursaspor (SPORMAX)
20:00 İstanbul Belediye - Kayserispor (ActionMax)
20:00 Mallorca - Barcelona (NTV)
22:00 Marsilya -O.Lyon (KANAL A)

Pazar, Mayıs 10, 2009

Bosphorus Night 3



ultrAslan kurucusu ve aynı zamanda Reina’nın Resident DJ’i ve Müzik Direktörü Suat ATEŞDAĞLI’nın, son yılların en çok satan yabancı albümü olan Bosphorus Night serisinin yeni albümünü yayınlandı..

Bosphorus Night 3 albümünde Türkiye Pop’unun bugünkü starları Tarkan, Ajda Pekkan, Ziynet Sali yer alırken, Amerika’dan Ortadoğu’ya pek çok ünlü DJ ve şarkıcısı, ayrıca Suat Ateşdağlı’nın yaptığı kendi remixleri bu albümde sizlerle buluşuyor...

Bundan önceki albümlerden almıştım.Çok başarılı bulmuştum Suat Ateşdağlı'yı,bu son albümden en kısa zamanda alıp müzik arşivime koyacagım ...

Galatasaray 1 - Ankaragücü 0



Cezamız nedeniyle bugunkü mücadeleyi Kayseri Atatürk Stadın'da oynadık.Gerçekten çok güzel bir stad olmuş,yapanların eline sağlık.

Oyun olarak 60 dakika iyi bir oyun ortaya koyduk diyebilirim.Çok net 4-5 pozisyon kaçırdık,attıgımız gol haricinde elimize geçen fırsatları degerlendirebilseydik,rahat rahat maçı izlemeye devam edecektik.Ama Bülent Hoca geldiginden beri sezon başında gol ortalaması yüksek olan takım gitmiş,maçları tek farkla kazanan takım olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.Ayrıca Keweel'ın 90+2'de oyuna alınmasınıda anlayamıyorum,Bülent Hoca'nın maç sonu basın açıklamasında Kewellı kendi insiyatifi geregince oynatmadıgını söylemiş.Bence yalnış yaptı,ama 3 hafta kaldı ...

Ankaragücü sevdigim bir kulup.Turkcell Süper Lige taraftarıyla renk katan bir ekip.Son haftalarda düşme potasında olmasına ragmen,Ankaragücü'nün bu ligde kalacagına can-ı gönülden inananlardanım.

Galatasaray 1 - Ankaragücü 0

Cuma, Mayıs 08, 2009

TV'de FUTBOL (8-10 Mayıs)


8 Mayıs Cuma

21.30 Bayer Leverkusen - Armenia Bielefeld (KANAL 24)

9 Mayıs Cumartesi

16.30 Stuttgart - Woflsburg (KANAL 24)
19.00 Ankaraspor - Beşiktaş (SPORMAX)
19.00 Fenerbahçe - Denizlispor (İZ TV-201)
19.00 Galatasaray - Ankaragücü (DİGİ-202)
19.00 Gençlerbirliği - Hacettepe (JOJO-204)
19.00 Kocaelispor - Trabzonspor (ACTİONMAX-203)
19.00 Sivasspor - İstanbul Belediye (LİG TV)
23.00 Sporting Lisbon - Vitoria Setubal (SPORMAX)
23.00 Valencia - Real Madrid (NTV)

10 Mayıs Pazar

15.30 Altay - Kayseri Erciyes (D SPOR)
15.30 Boluspor - Güngören Belediye (D SPOR)
15.30 Manchester United - Manchester City (SPORMAX)
16.00 Chievo - İnter (NTVSPOR)
18.00 Arsenal - Chelsea (SPORMAX)
18.00 Werder Bremen - Hamburg (KANAL 24)
20.00 Barcelona - Villarreal (NTVSPOR)
21.30 Milan - Juventus (NTV)
22.15 Porto - Nacional Maderia (SPORMAX)

Perşembe, Mayıs 07, 2009

Karalamaca #13

*Bugün son vize sınavınıda olduk.Genel olarak sınav sonuçlarından iyi bir sonuç bekliyorum.2 haftalık vize periyodunda açıkcası baya yorulduk diyebilirim,en kısa zamanda bu yorgunlugu üzerimden atacagım :) Dün Matematik hocamız sınav sonuçlarını açıkladı;sınıfın büyük çogunlugu iyi bir not aldı, ama hocamız bunu begenmemiş olacak ki yıl sonu ortalamaya etkisi olan vize'yi %40'dan %20'ye düşürdü .Tabi kendisini 2 gündür çok iyi anıyoruz ...

*Hava sıcaklıkları gün geçtikçe artmakta.Bu yıl özellikle ne giyecegimizi şaşırdık ?Kış aylarında hava sıcaklıklarının normal olması,bahar ayında ise kış ayı soguklugu hissetmemiz başlıca neden diyebilirim.Lakin artık böyle bir sorunumuz olmayacak,meteroloji'nin açıklamasına göre İstanbul'da hava sıcaklarının 1 hafta boyunca yüksek seviyelerde olacagını belirtti.Bugünden itibaren Yaz kreasyonuna adım atmış bulunuyorum .Hadi hayırlısı diyelim :)

*Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "İnternetten başlamak üzere hem mobil, hem de sabit telefonda vergi indirimi yapacağız" demişti.Benim gibi bir çok internet kullanıcısı ne kadar bir indirim olacagını merak ediyordu?Yapılan indirim ise 2 tl civarında ,eee o kadar bekledik yani dimi ?Baya bir indirim oldu ,çok teşekkür ediyoruz hepinize !

*Genellikle okul çıkışlarında arkadaşlarla farklı mekanlarda yemek yemeyi tercih ediyoruz.Hergün degişik yerlere gidip ,farklı lezzetler tadıyoruzda denilebilir buna .Dün Pizza Hut'a gittik,yakın arkadaşımın dışarıdan arkadaşları geldi bizimle.Tabi biz bu arkadaşları tanımıyoruz,ilk önce bir çekimserlik var üzerimizde ama zaman ilerledikçe sonuçların lehimize olacagından eminiz :) Sınırız pizza'lar söylendi ,herkes sen kaç tane yiyorsun rekor'un kaç v.s tarzı muhabbetler arasında bizim arkadaşın 14 dilim yiyorum demesi ,bize göre normal olmakla beraber ,tanımadıgımız kişilerin anormal bakışları düne damgasını vurmuştu.Tabi biz biliyoruz bizim arkadaşın 14 degil 24 olsa bile yiyecek kapasitede olmasını.İnsan degil çünkü ,biz bile çözemedik ne oldugunu :)

Chelsea 1 - Barcelona 1



Güzel bir futbol mücadelesi oldu,her ne kadar Barcelona'nın topla oynama oranı Chelsea'ya göre daha fazla olmasına ragmen,İniesta'nın golü dışında kaleye doğru düzgün bir şutu olmadı.Barcelona gol dışında sahada yoktu resmen.

Chelsea her iki maçtada kontrolü bir futbol ortaya koydu,Hiddink Barcelona'yı çok iyi analiz etmiş.Bugunkü maçta defans hattında Puyol ve Marquez'in olmaması nedeniyle Chelsea'nın o göbekten yapacakları ataklarla etkili olacagını biliyordum.Nitekim o bölgeden yapılan ataklarda kalesinde tehlikeli pozisyonlar gördü Barça.Chelsea son dakikalarda buldukları pozisyonlarda biraz daha ciddi olsalardı tur atlayan taraf olacaktı.

Hakem kötü bir performans ortaya koydu.Chelsea'nın verilmeyen penaltıları ve Barça'ya çıkarılan yalnış kırmızı kart vardı.Avrupa Şampiyonasındada kötü bir yönetim ortaya koymuştu,hakemligin son zamanlarını yaşıyor sanırım ...

Final'de Manchaster Chelsea'nın yarım bıraktığı işi tamamlayacaktır.

Pazar, Mayıs 03, 2009

Galatasaray’ın işte gerçek RUHU !



Engelsiz Aslanlar bir kez daha yüzümüzü kara çıkarmayıp Avrupa Şampiyonu oldu.Bu şubemizle gurur duymamak elde degil,2 sene içerisinde çok yol aldık .Başta Takım sorumlusu Sedat Hoca ve Aslan oyuncularımızı tebrik etmek gerekir.2 Sene içerisinde kaybettikleri maç ,iki elin parmagını geçmeyecek düzeyde.Zira yenilselerde Arma'nın hakkını sonuna kadar veriyorlar,hepsine helal olsun.

Ama bir sitem bulunmak istiyorum taraftarımıza,Engelsiz Aslanlar'ın başarmış oldugu bu zaferden sonra acaba İstanbul'da oynanacak mücadelelerde salon dolu bir şekilde olması gereken destegi verecekmiyiz?Sanmıyorum yine aynı yüzler orada olacak gibime geliyor,umarım yanılan taraf ben olurum.

Oynadıgımız maçlarda Engelsiz Aslanlar'ı yalnız bırakmayan uA-Avrupa'ya teşekkür ediyorum.Çok iyi destek verdiler.

Engelsiz Aslanlar
Avrupa Şampiyonu
Galatasaray'ın işte gerçek RUHU !

...


''Dalgakıranda akşam oldu Gün sessizce söndü Hayat yeniden şekillendi Dalgakıranda akşam oldu Pespembe görülen bir düş müydü Sanki hiç bitmeyecek gibi Sanki bambaşka Bir dünya''

Real Madrid 2 -Barcelona 6


En son böyle bir mücadele'yi Chelsea-Liverpool maçında izlemiştim.Barcelona takım halinde çok iyi oynayan bir ekip,giren oyuncu çıkan oyuncunun yerini aratmıyor.Barça orta saha'da işi bitirdi diyebilirim,Real Madrid'de oynayan oyuncular ise rakiplerine göre orta saha'da daha düz oyuncuları mevcuttu.

Barça'nın almış oldugu galibiyetten sonra Ligi bırakacagını düşünmüyorum,böyle götürüp sezon sonu Şampiyonluğu gögüsleyen taraf olur..

Bugün izledigim bu mücadeleden sonra,kendi Ligimiz'de oynanan futbol mücadelelerinden soğumamak elde degil .Real Madrid-Barcelona maçı futbolsa eğer,bizim izledigimiz ne ?

Cumartesi, Mayıs 02, 2009

Eskiden KORKMAZ'dın ya şimdi ?



Nereden Nereye ...
Galatasaray Futbol Takımı,Turkcell Super Lig'den düşen Hacattepe takımına yeniliyor.Hacettepe'yi küçümsemek için söylemiyorum,fakat gelinen noktada vahim bir durumda oldugumuzun göstergesidir.Sahada oynayan oyuncularımızın ,maç bitsek havaları ve Bülent Hoca'nın yanlış oyun stratejileri yenilmemizdeki etkenlerden diyebiliriz.Bülent Hoca'ya geldiginde inananlardan ve başarılı olacagını düşünüyordum,ama oynattıgı futbol ve oyunu okuması ,yönlendirmesi Galatasaray gibi büyük bir kulupte hocalık yapamıyacağını göstermiş oldu.

Sene başında büyük hedefler koyup Avrupa ve Lig'de başarılı olacagımızı düşünüyorduk,gelinen nokta'da ise gelecek sezon Avrupa Kupaları'na katılmama ihtimalimiz var,bana göre Zorlu bir A.gücü ve Gençler maçı var bu maçlar'da son haftalar'da oynanan futbola baktıgımızda puan kaybetmemiz süpriz olmaz tabiki ...

Taraftar olarak son 6 hafta'da hepimiz inanmıştık,çünkü daha önce başarmış bir takım olarak, geriden gelip şampiyon olmuştuk.Ama futbolcular bizim kadar inanmamış,artık gelinen nokta'da Camia'yı bırakması gereken ilk insan bana göre Adnan Sezgin'dir. Görevinden derhal istifa etmeli ...

Başarılar Gelir Geçer
Asaletin Bize Yeter

Hacettepe 2 -Galatasaray 0